Tükenmişlik sendromu, insana mutsuzluk ve aşırı yorgunluk hissi vererek kendisini göstermeye başlayan bir zihin hastalığıdır. Bilhassa iş hayatındaki ve ailedeki özel yaşamı etkiler. Tükenmişlik; işi gereği yoğun duygusal isteklere maruz kalan ve sürekli diğer insanlarla iç içe çalışan kişilerde görülen uzun süreli yorgunluk, fiziksel bitkinlik, umutsuzluk ve çaresizlik hislerinin; yapılan işe, hayata ve diğer insanlara karşı olumsuz tutumlarla yansıması ile oluşan hastalıktır.
Tükenmişlik Sendromu!
İşe gitme düşünüldüğünde yorgunluk hissetme, fiziksel tükenme; uykuda azalma, üşüme ve baş ağrıları belirtileriyle görülür. Meslektaşlarına karşı aşağılayıcı tutum, iş ilişkisinde bulunan insanlar hakkında olumsuz duygular, kendi iç dünyasına kapanma, güçlüklerden kaçma, mümkün olduğunca az iş yapma gibi belirtiler tükenmişliğin duyarsızlıkla ilgili olan belirtileridir. Kişi düşük kişisel başarı hissi taşır. Daha çok insanlarla yüz yüze çalışmak durumunda olan meslek gruplarında görülür. Doktorlar, diş hekimleri, hemşireler, psikologlar, öğretmenler, avukatlar, çocuk bakıcıları ve gardiyanlar gibi.
Tükenmişlik Sendromunun Çevresel Nedenleri!
İşin niteliği, haftalık çalışma saati, hizmet verilen kişi ile doğrudan geçirilen vaktin miktarı, hizmet verilen kişilerden kaynaklanan problemler, iş gerilimi, iş ilişkileri, rol belirsizliği, hizmet verilenler ve yöneticiler tarafından gerekli desteği görememe; kişisel nedenler; yaş, evlilik, eğitim, kişisel beklentiler, motivasyon şeklinde sıralanabilir.
Tükenmişlik yaşayan insanda fiziksel, duygusal ve davranışsal belirtiler görülür. Yorgunluk, uykusuzluk, uyuşukluk, işe gitmek istememe, alınganlık, çabuk öfkelenme, erteleme, kolay ağlama, rol çatışması gibi belirtiler çoğalabilir. Kişi ciddi uyum problemleri yaşar. Madde kullanımında artışa sebep olabilir.
Tükenmişlik yaşayan kişilerin çevrelerinde ciddi değişimlere ihtiyaç vardır. Özellikle iş yerinde sorumluların, çalışanlara sağlıklı iş şartlarını sağlamaları gerekir. Ailenin ve sosyal çevrenin desteği kişi için hayati önem taşır. Mutlak suretle uzman desteği alınmalı ve uygun tedavi sürdürülmelidir.